KONEF DİKSİYON VE GÜZEL KONUŞMA
KONEF DİKSİYON VE GÜZEL KONUŞMA KEKEMELİK – DİKSİYON KURSU – KONUŞMA BOZUKLUĞU– PELTEKLİK –ARTİKÜLASYON– BEDEN DİLİ – ETKİLİ İLETİŞİM – KONUŞMADA NEFES TERAPİSİ
Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman Uzman muayenesinin yerini alamaz, tedavi / terapi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez.
KEKEMELİK
Kekemelik, konuşmanın akıcılığı ve ritmi ile ilgili bir iletişim bozukluğudur.
Akıcı konuşmada ritim ve zamanlama büyük önem taşır. Hız, vurgulama ve doğru yerde duraklamalar açısından farklılıklar olsa da akıcı konuşmada sözcükler ve sözcük grupları kendiliğinden akar. Akıcılıkta ortaya çıkan bozukluklar, uygun olmayan duraklamalar, tekrarlar ve benzer problemler konuşmanın doğal akışını etkiler.
İşte ses, hece ve sözcüklerde uzatmalar, tekrarlar veya duraklamalarla ortaya çıkan konuşmanın akıcılığının bozulduğu bu durum “kekemelik” olarak adlandırılır. Artık, kişinin ne konuştuğundan çok nasıl konuştuğu dikkat çekmeye başlar. Konuşan kişi de dinleyenler gibi durumu fark ettiğinde, konuşma güçlüğüne korku ve endişe de eşlik eder. Bazı durumlarda belirgin yüz ve vücut hareketleri konuşma çabası ile birlikte görülebilir.
ARTİKÜLASYON (SESLETİM BOZUKLUĞU)
Artikülasyon (sesletim) bozukluğu, konuşma seslerinden yanlış üretilmesidir. Örneğin çocuğun /kedi/ yerine /tedi/, /mor/ yerine /moy/ demesi gibi. Artikülasyon bozukluğunda çocuğun üretemediği yada yanlış ürettiği ses, ses dağarcığında yer almaz. Bir konuşma sesinin doğru üretilmesi için o ses üretiminde gerekli olan motor hareketin yapılması gerekir. Artikülasyon bozukluğunun nedenleri aşağıdakilerden biri olabileceği gibi herhangi yapısal bir bozukluğa bağlı olmadan yanlış öğrenme sonucu da olabilir.
İşitme engeli
Ağız-yüz anomalileri (dudak – damak yarığı, diş anomalileri gibi)
Zihinsel engel
Motor bozukluklar (apraksi/ dizartri)
Zayıf taklit yeteneği
Çevrenin pekiştirmesi
Yanlış öğrenme
Anatomik-fizyolojik yetersizlikler
KONEF HIZLI KONUŞMA
Hızlı konuşma bozukluğu yetişkinlerde ve çocuklarda sıklıkla karşılaşılan bir sorundur. Kişinin konuşma hızı ve oranı normalden fazladır. Konuşma, ses ve hece yutma, normal olmayan duraksamalar ve tekrarlarla kesintiye uğrar. Konuşma esnasında ses yer yer incelebilir ya da kalınlaşabilir. Konuşma monotonlaşabilir, vurgu ve tonlamalar kaybolur. Türkçe vurgu ve tonlamalarla karakterize bir dil olduğu için bu durumda anlaşılırlık oranı daha da düşer.
KONEF
Dil ve konuşmayla ilgili bozukluklar da birbirinden farklıdır. Bir kişi diğerlerini anlamakta, düşüncelerini paylaşmakta güçlük çekiyorsa bu dil bozukluğudur. Eğer bir kişi konuşma sesleri düzgün veya akıcı telaffuz edemiyorsa, konuşması akıcı değilse ya da sesiyle problemi, varsa bu konuşma bozukluğudur.
KONEF “R” sesini söyleyememe
çocuklarda en sık görülen artikülasyon bozuklukları arasındadır. Genellikle çocuk bu sesi üretemediğinde yerine daha kolay ürettiği ”r” – “l” seslerini koyabilir ya da “r” sesine yakın bozuk bir ses üretebilir. Konuşma edinim süreçlerine bakıldığında “r” sesi genellikle çocuklarda 5-6 yaşlarına kadar edinilebilir.Anne babalara çocuğun “r” sesini söylememesi sevimli gelse de, çocuk okulda psikolojik olarak zor anlar yaşayabilir.
Bu nedenle ebeveynler çocuk 6 yaşını geçtikten sonra kendiliğinden geçmesini beklemek yerine Mutlaka bir uzmana başvurmalıdır. Okul döneminden önce bu problemin mutlaka çözülmesi gereklidir. Bunun nedeni r sesini söyleyemeyen çocuğun okuma-yazma sürecinde yaşıtlarının gerisinde kalması olacaktır. Çocuk “r” sesini söylediği gibi yazar ve yazdığı gibi de okur. Örneğin “resim” sözcüğünü “yesim” olarak okuyacak ve kendisinden “resim” sözcüğünü yazması istendiğinde de “yesim” olarak yazacaktır. Ayrıca çocuk okul döneminde sosyal ve psikolojik olarak da olumsuz yönde etkilenebilir.
KONEF Diksiyon ve Hitabet Terimi Olarak
Güzel ve etkili konuşmak üzere kullanılacak dil malzemesinin doğru seçilmesi ve bunların konuşmaya yardımcı diğer unsurlarla (sesin uyumu, vurgu, ton, tonlama, durak, üslup, jest ve mimikler, tavır vs.) uyumlu bir biçimde kullanılabilmesi sanatına diksiyon denir.
Diksiyon kelime anlamı olarak Latincede dictio ve distus sözcüklerinden Fransızcaya diction olarak geçmiş, dilimize de Fransızcıdan söylendiği gibi alınmıştır.
Bu kelimenin Latince anlamı “söz söylerken sözcüklerin seçilip düzenlenerek düşünceleri kolaylıkla anlatma tarzı.” demektir
KONEF ETKİLİ, İLETİŞİM TEKNİKLERİ
İletişim hayatın vazgeçilmez bir gereğidir. İnsanların bir araya gelmeleri ya da birlikte yaşayabilmelerinin olmazsa olmazı iletişimdir. İnsanlar arasında bilgi, duygu, düşünce paylaşımı iletişimi oluşturur. Doğası gereği iletişim kurmak insanın temel ihtiyaçları arasındadır. Aile, okul, iş, arkadaş, eş, kurumlar hatta devlet bile bireyin iletişim kurduğu birimlerdir.
Birey, sosyal çevrede sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürmek için iletişim kurmak zorundadır. Ayrıca ruhsal – bedensel ihtiyaçları gidermek için de iletişim oldukça gereklidir. Toplum düzeninin sağlanması ya da kanun ve kuralları sağlıklı bir biçimde işletilmesi için yine iletişim gereklidir.
İLETİŞİMDE BEDEN DİLİ VE ÖNEMİ
İnsanlar konuşarak anlaşmayı geliştirmeden önce beden dili ile anlaşırlardı. Beden dili insanların ilk anlaşma aracı ve ilk dili olmuştur. Bedenlerinin dili aracılığıyla insanlar duygularını, düşüncelerini, isteklerini, ihtiyaçlarını ve ruhsal özelliklerini başka insanlarla paylaşmışlardır.
İnsan yaşamı boyunca çoğunlukla farkında olmaksızın günlük beden dilini son derece etkili olarak kullanır. Ancak bedenini kelimeleri kontrol ettiği gibi kontrol edemez. Bedenimiz olaylara ve durumlara karşı çok daha fazla kendilinden tepkiler verir. Gerçek duygu ve düşüncelerimizi kelimelerin arkasına gizlemek belki mümkündür ama beden dilimizi gizlememiz çoğu zaman mümkün değildir. Duygu ve düşüncelerin anlaşılmasında kelimeler değil beden dili esastır, Araştırmalar gösteriyor ki bir konuşma da kelimler %10, ses tonu %30, %60 oranında da beden dili etkilidir. İyi bir konuşmacı konuyu dinleyicilere aktarırken aynı zamanda beden dilini de etkili biçimde kullanır.
KONEF Konuşmada nefes teknikleri
Yaşam sürüp giderken sürekli olarak nefes alıp veririz. Nefes alıp verirken bunu nasıl yaptığımızı düşünmeyiz. Ama topluluk karşısında konuşmalar yapıyorsanız alıştırmalarla nefesinizi geliştirmeniz gerekir. Aslında sesini, dolayısıyla nefesini kullanmak zorunda olan herkes nefes alış verişini kontrol altına alarak, bilinçli bir hareket haline getirmelidir.
Konuşma yaparken veya şarkı söylerken nefes alış verişinde göz önünde tutulması gereken noktalar şunlardır:
Nefes: 1- Derin, 2- Sık, 3- Çabuk, 4- Düzenli, 5- Yumuşak, 6- Gürültüsüz alınmalıdır.
En önemlisi gürültülü nefes alma büyük bir kusurdur. Dinleyiciyi rahatsız eder ve bu halin önüne geçilemezse konuşmacının konuşma kalitesini düşürür.